GUATEMALA /Flores'ten Nebaj'a..

Cancún havalimanına ulaştığımızda Guatemala'ya gidiş planımız hazırdı. Küba'ya geçerken Cancún'da otelde bıraktığımız eşyaları alıp Belize sınırında Chetumal'a oradan da Guatemala/Flores'e geçecektik. Sınırlarda sıkıntı olmadan yoldayız.

 

Flores, kuzeydoğuda Lake Peten Itza kenarında. Karaya ince uzun bir yolla bağlı bir ada üzerinde kaldığımız yer. Otelin terasından göl manzarası, karşımızda ada üzerinde Museo Santa Barbara. Yol yorgunuyuz, terasta manzaraya karşı dinleniyorum.  Turistlerin sıkça uğradığı bir yer Flores.  İki günü burada geçireceğiz.

 

Yolda tanıştığımız Alman bir aile de aynı otele geliyor. Akşama doğru dolaşmaya çıktığımızda havanın kararmasıyla birlikte şehrin elektrik tellerinin tümünde yan yana sıralı dizilmiş, ipte çiroz manzarasında, kuşları görüyoruz. Tüm elektrik tellerinde.. İnanılmaz bir görüntü...Sokaklarda fazlaca,  şapkamda minik hatıralar.!! Sesleri ayrı mesele..

 

Sabah altıda Tikal'e, Maya uygarlığının eski dönem MÖ 900 MS 100 yılları arasında bu bölgede aktif olan en büyük antik kenti ziyarete gideceğiz. 30 km2 ye yayılmış bir şehir. 47 metre yüksekliğindeki Tikal piramidi ve antik kent 1979 yılında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesine dahil edilmiş.

Tikal National Park jungle içerisinde, geniş yürüyüş yolları bazı hayvanların, kuşların endemik yaşadığı bölgeleri kapsıyor. Spider Maymunların ağaçlarda birbirlerini kovalamaları, bir Tucan'ın karşımıza çıkması sürpriz oluyor. Görkemli ağaçlar arasında gezerken sessiz olmaya çalışıyoruz. Yapraklar arasından gelen en küçük hışırtıda gözlerimizi heyecanla sesten yana çeviriyoruz. Ağacın dalındaki Pizote bu heyecanımız haklı çıkartıyor.  İçinde krokodil barındıran küçük bir göl.. Ormanının içinden yükselen piramidlerin tepeleri çok güzel bir görüntü oluşturuyor. Günümüzün çoğunu bu parkta geçirdik.

 

Flores'ten güneye Nebaj'a oradan Atitlán gölüne doğru bir rota çizdik. Terminal karışık, ne dediği anlaşılmayan çığırtkanlar yakamızı bırakmıyor. Pazarlık yaparak satın aldığımız bilet elimizde, buna rağmen fazla para ödedik galiba düşüncesinden kurtulamıyoruz. Burada ulaşım bir alem.. Flores'den Santa Maria Nebaj'a beş araç.! Hava kararmış, son bir araca ihtiyacımız var. Bir minibüs, aracın tepesindeki bagaj kısmında yer olduğunu söylüyor.. Onu yapamayacağım ama ardından gelen kamyonetin arkasına atlıyorum.! Kalın naylonun altından bir el üşümemem için şal uzatıyor. Yarım saat sonra inerken naylon altında 3 kişiyle birlikte seyahat ettiğimi görüyorum.

 

Nebaj, Ixil yerlileri kadınlarının geleneksel kıyafetleri, özellikle baş bağlamalarıyla tanınan bir bölge. Başlarına renkli kalın kumaşları doluyorlar. Sırtlarında renkli şallar. Burada başlarında eşya taşıyanları da gördüm. Kırmızı eteklerini de kalın kumaşlarla bellerinden bağlıyorlar. Ortalık renk çümbüşü..

 

Nebaj'ın çevresi yemyeşil ağaçlar, dağlarla çevrili. Meydan da bir kilise ve çirkin bir yapılaşma var. Meydana çıkan yollarda da oteller, yerleşimler. Kapılar erkenden kapanıyor hava kararınca, bazıları demir parmaklık indiriyor. Güvenlik için bunu Küba'da ve Guatemala'da gördüm. Alış veriş için parmaklıklar arasından para uzatıyorsun.  İlk sabah bir patlama sesiyle uyandım. Arka arkaya havai fişekler. Uyanıyorsun sesle, havada barut kokusu oluyor. Sorduk, kiliseye davetmiş. Haftada 4 gün bu yapılıyormuş. Ayrıca çanlar da çalıyor.
 
Bu bölgede değişik yürüyüş rotaları var. Nebaj- Cocop- Azul yürüyüşü için rehber almaya karar verdik. İki çocuğu olan arada İngilizce de konuşan 29 yaşında bir genç. Önce 2300 metreye çıktık, Cocop göründü. Geldiğimizi yağmur bulutlarına haber vermesine gerek yoktu! Molada bir şeyler atıştırıp çamurlu kaygan yoldan Rio Azul'e nehir kenarından yürümeye başladık. Çamurlarda kaydık, kayalara bastık, üşenmedik, fotoğraf da çektik. Yeşiller daha canlandı yağmurla.. Biz de iyi ıslandık. Yol boyunca odun taşıyan çocuklar, kadınlar, tarlada çalışanlar.. Taşımacılıkta insan gücü kullanıyorlar. 8-10 cm eninde bezler, ucunda ipleri alınlarından sırtlarını kaplayacak şekilde uzatıyor ve sardıkları odunlarını kafalarının gücüyle taşıyorlar. Fotoğraflarını çekmek istemedi içim. Hayvanla taşıma pahalıymış.. İnsan gücünün bedeli yok.
 

Perşembe Nebaj'da pazar kuruluyor. Panajachel'e yola çıkmadan kısa bir pazar turu.. Sebze, meyve satanlar, Taco yapanlar, soyulmuş tavuklar, kasap, ayakkabı, konfeksiyon... Bildiğiniz pazar. Minibüse bindik, bakalım kaç araçla Panajachel'e varacağız.:)

 

Zeynep Erim
08.09.2017

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

TOP